İSTANBUL'U DİNLİYORUM
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı
Önce hafiften bir rüzgar esiyor;
Yavaş yavaş sallanıyor
Yapraklar, ağaçlarda;
Uzaklarda, çok uzaklarda,
Sucuların hiç durmayan çıngırakları
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı.
İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı;
Kuşlar geçiyor, derken;
Yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık.
Ağlar çekiliyor dalyanlard
أنا استمع اسطنبول انا الاستماع الى اسطنبول، عيني مغلقة
قبل أن يفجر طفيفة الرياح،
يتمايل ببطء
أوراق، الأشجار،
بعيدا، بعيدا، وأنا الاستماع الى اسطنبول
حشرجة لا يهدأ من
Sucular، أغمضت عيني وأنا الاستماع الى اسطنبول، أغلقت عيني؛ الطيور يمر قائلا عالية، الكثير الكثير، يصرخ. الشبكات يستشهد dalyanlard